

Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) tarafından bugün yayınlanan rapora göre, dünya nüfusunun dörtte biri, erkeklerin eşlerini dövmesinin haklı olduğuna inanıyor.
UNDP, siyasi, ekonomik, eğitim ve fiziksel bütünlük ölçümlerini hesaba katan Toplumsal Cinsiyet Sosyal Normları Endeksi’ni, değerlerin ve inançların dünya çapında nasıl değiştiğini inceleyen uluslararası bir proje olan Dünya Değerler Araştırması’ndan alınan verileri kullanarak güncelledi.
Şarku’l Avsat’ın UNDP’den aktardığı raporda, “MeToo gibi kadın hakları için güçlü küresel ve yerel kampanyalara rağmen, veriler 10 yıl içinde kadınlara yönelik önyargılarda bir gelişme olmadığını gösterdi” denildi.
Raporda ayrıca, “Örneğin, dünya nüfusunun yüzde 69’u hala erkeklerin kadınlardan daha iyi siyasi liderler olduğuna inanıyor ve yalnızca yüzde 27’si kadınların erkeklerle aynı haklara sahip olmasının demokrasi için gerekli olduğuna inanıyor” ifadelerine de yer verildi.
Buna ek olarak, dünya nüfusunun yaklaşık yarısı (yüzde 46) erkeklerin bir işte çalışmaya daha fazla hakkı olduğuna ve yüzde 43’ü erkeklerin daha iyi iş liderleri olduğuna inanıyor.
Nüfusun dörtte biri, bir erkeğin eşini dövmesini de haklı buluyor ve yüzde 28’i üniversitenin erkekler için daha önemli olduğunu düşünüyor.
Rapora göre, UNDP tarafından analiz edilen yedi kişi arasında, hem erkekler, hem de kadınlar açısından ‘önyargılı toplumsal cinsiyet normlarının’ dünya çapında yaygın olduğu görüldü.
Raporda, “İnsanların neredeyse yüzde 90’ında en az bir önyargı vardır. Bu önyargıların erkekler ve kadınlar arasında yaygın olması, bu önyargıların derinlere gömülü olduğunu ve hem erkekleri hem de kadınları benzer derecelerde etkilediğini gösteriyor” ifadelerine yer verildi.
Raporda, önyargıların kadınlar için engeller yarattığı ve dünyanın birçok yerinde kadın haklarının ortadan kaldırılmasıyla tezahür ettiğine vurgu yapılarak, “Önyargılı toplumsal cinsiyet normlarıyla mücadele etmeden, toplumsal cinsiyet eşitliğine veya sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşamayacağız” denildi.
Cinsiyet önyargıları konusunda ilerleme olmaması, BM’nin genel olarak, özellikle yeni tip Koronavirüs (Kovid-19) salgınıyla bağlantılı olarak azalan insani gelişme ölçütlerini rapor etmesiyle de ortaya çıktı.
UNDP İnsani Gelişme Raporu Ofisi Direktörü Pedro Conceicao rapora ilişkin yaptığı açıklamada, “Kadın haklarını zedeleyen sosyal normlar, aynı zamanda topluma daha geniş çapta zarar veriyor ve insani gelişmenin ilerlemesini engelliyor. Kadınlar için özgürlük sağlanmasından herkes kazançlı çıkıyor” dedi.

