Astronomide yeni bir dönemi başlattığı söylenen, ABD Havacılık ve Uzay Ajansına (NASA) Avrupa ve Kanada uzay ajanslarıyla ortak çalışmasının ürünü James Webb teleskobunun ilk tam renkli fotoğraflarının yayımlanmasının üzerinden bir yıl geçti.
Tam renkli fotoğraflar arasında “NGC 3132” kodlu Güney Halka Bulutsusu, Pegasus takımyıldızında yer alan kompakt gök ada grubu Stephan’ın Beşlisi, 7 bin 600 ışık yılı ötedeki devasa gaz bulutu Karina Bulutsusundaki “NGC 3324” isimli bölge, yaklaşık 5 milyar ışık yılı uzaklıktaki kozmik nesne “SMACS 0723” ve Jüpiter’in yarı kütlesindeki “WASP-96b” adlı dev gaz “ötegezegeni” bulunuyor.
12 Temmuz 2022’de yayımlanan fotoğraf ve spektroskopik verilerin paylaşımı, James Webb’in genel bilim operasyonlarının başlangıcı olarak kabul ediliyor.
“JAMES WEBB, BİZİM ZAMAN MAKİNEMİZ”
Bu zamana kadar en gelişmiş uzay teleskobu olarak bilinen James Webb’in sunduğu görüntüler kullanılarak 13,5 milyar yıl önceki Büyük Patlama’dan sonra ilk oluşan yıldızların ışığını yakalayarak evren tarihinin tüm aşamalarının incelenmesi amaçlanıyor.
The Verge adlı internet sitesinin haberine göre, yaklaşık 20 yıl görev yapacak James Webb teleskobunun, “Büyük Patlama”dan sonra galaksilerin oluşumu ve kara deliklerin büyümesine ışık tutması bekleniyor.
Nobel Fizik Ödüllü NASA’lı astrofizikçi ve kozmolog John Mather, fotoğrafların yayımlandığı canlı yayın sırasında yaptığı açıklamada, James Webb’in bu alandaki görevinin önemine değinerek “Bu, bizim zaman makinemiz.” ifadesini kullandı.
JAMES WEBB, DÜNYA DIŞI GEZEGENLERDE YAŞAMI ARAŞTIRACAK
NASA Başkanı Bill Nelson, fotoğrafların paylaşılmasının ardından yaptığı açıklamada, “Biliyorsunuz bundan 100 yıl önce tek bir galaksi olduğuna inanıyorduk, şimdi sayısız milyarlarca galaksi ve güneş olduğunu biliyoruz.” ifadesini kullanmıştı.
James Webb’in, Büyük Patlama hipotezine ışık tutmasının yanı sıra Güneş Sistemi’nin dışında veya başka bir yıldızın yörüngesinde bulunan “ötegezegenler” kategorisine giren “WASP-96b” gaz devinin fotoğrafı, farklı gezegenlerde yaşam arayışı için önem arz ediyor.
Uzay bilimciler, gezegenlerde yaşam olup olmadığını saptayabilmek için “spektroskopi” yöntemiyle ışığın salım ve emilme miktarlarının ölçülerek söz konusu gezegenlerin kütlesini, öz kütlesini ve atmosfer kompozisyonunu belirleyebiliyor.
Ötegezegenlerin, atmosfer ölçüm sonuçlarının Dünya’daki sonuçlarla eşleşmesinin, Dünya dışında da yaşama işaret edebileceği düşünülüyor.
“WASP-96b” adlı, kütlesi Jüpiter’in yarısı kadar olan gaz devinin atmosfer spektrumu hakkında detaylı bilgi sunabilen teleskobun, başka gezegenlerde yaşamı test etmek için geliştirilebileceği öngörülüyor.
JAMES WEBB’İN İLK TAM RENKLİ FOTOĞRAFLARINA İLİŞKİN VERİLERİ SESE DÖNÜŞTÜRÜLDÜ
NASA, 31 Ağustos 2022’de internet sitesinde, ilk tam renkli fotoğrafların ve spektroskopi verilerinin ses aracılığıyla da incelenebileceğini duyurdu.
Seslerin uzayda kaydedilmediği belirtilirken, müzisyen ve Toronto Üniversitesi fizik profesörü Matt Russo ile müzisyen Andrew Santaguida’nın, James Webb’den elde edilen verileri sese dönüştürdüğü kaydedildi.
Açıklamada, dinleyicilerin, elde edilen fotoğraf ve verileri farklı boyutlarda algılamasının yanı sıra görme engellilerin de ses aracılığıyla bu fotoğrafları algılamasının önemi vurgulandı.
James Webb, Dünya’ya milyonlarca ışık yılı uzaklıktaki gezegen, yıldız ve kara deliklere dair bilinmeyenleri araştırmaya devam ederken, kaydedilen verileri farklı biçimlerde sunmaya ve işlemeye devam ediyor.