Mevsimsel depresyon, genellikle mevsim geçişi dönemlerinde ortaya çıkan ve büyük ölçüde majör depresyona dönüşebilen bir mental rahatsızlık olarak tanımlanır. Mevsimsel duygudurum bozukluğu olarak da ifade edilebilir.
Uzmanlar mevsimsel depresyonun nedeninin, sonbahar ve kış aylarında güneş ışığının azalmasıyla birlikte vücudumuzda meydana gelen hormonal değişiklikler olduğunu ifade ediyor. Dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 6’sını etkileyen ve kadınlarda daha fazla görüldüğü bilinen mevsimsel depresyon, fark edilmediğinde ve ilerlediğinde, %33 ila %44 oranında majör depresyona dönüşme riski de taşıyor.
Mevsimsel depresyon nedir?
Vermont Üniversitesi’nde psikoloji bilimi profesörü ve klinik psikolog Kelly Rohan, “Mevsimsel depresyon/duygudurum bozukluğu ile ilgili büyük ve yaygın bir yanılgı, bunun sadece ‘kış hüznü’ olduğudur” dedi.
Havaların soğuması ve güneşli, aydınlık günlerin azalması geçici keyifsizlik, yorgunluk veya stres gibi durumlara neden olabiliyor. Ancak Dr. Rohan’a göre, mevsimsel depresyon daha ciddiye alınması gereken bir durum. Semptomlar daha uzun sürebileceği gibi, mevsimlerle birlikte değiştiğinden kontrol edilmesi zor bir hal alabilir.
Ulusal Ruh Sağlığı Enstitüsü’ne göre, belirli aylarda başlayıp duran ve en az iki yıl üst üste ortaya çıkan belirli semptomlar yaşıyorsanız, mevsimsel duygudurum depresyon teşhisi koyulabilir. Aynı zamanda aranan diğer belirtiler şöyle:
- sürekli ve günlük depresyon duyguları,
- eskiden keyif aldığınız aktivitelere karşı ilgi kaybı,
- iştahınız veya kilonuzdaki değişiklikler,
- halsizlik ve düşük enerji,
- gün içerisinde uykuya dalmada zorluk veya aşırı uyku.
Mevsimsel depresyon neden olur?
İnsan neden kışın daha depresif olur? Bunun sebebi, vücudumuzda mevsimlere bağlı meydana gelen nörobiyolojik değişimler. Mevsimsel depresyon ile ilgili nörobiyolojik etkiler, genellikle gün ışığının azalması ve vücudun biyolojik saatindeki değişikliklerle bağlantılıdır. İşte bu durumun oluşumuna katkıda bulunan bazı esas faktörler:
Melatonin üretimi: Kış aylarında günler kısaldıkça, vücut daha fazla melatonin üretir. Melatonin, uyku düzenini etkileyen bir hormondur ve fazla üretilmesi ya da dengesinin bozulması, yorgunluk ve depresyon hislerine neden olabilir.
Sirkadiyen ritim değişiklikleri: Kısa günler ve daha az gün ışığı, vücudun biyolojik saatini (sirkadiyen ritim) etkileyebilir ve bu da, uykusuzluk veya aşırı uyku gibi sorunlara, dolayısıyla da depresyona yol açabilir.
Serotonin seviyeleri: Serotonin, “mutluluk hormonu” olarak bilinen bir beyin kimyasalıdır ve ışık seviyelerindeki değişiklikler, serotonin seviyelerini düşürebilir. Serotonin dengesinin bozulmasının da ruh hali ve motivasyon üzerinde olumsuz etkileri olduğu bilinmekte.
D vitamini eksikliği: Güneş ışığı, vücuttaki D vitamini üretimini tetikler. Kış aylarında azalan güneş ışığı, D vitamini seviyelerinin düşmesine neden olur. Ruh halimizle ilgili önemli işlevleri bulunan D vitamini seviyelerimiz düştüğünde de daha depresif, yorgun hissedebiliriz.
Bu faktörlerin birleşimi, kış aylarında insanlarda mevsimsel depresyon belirtilerinin görülmesine katkıda bulunabilir. Elbette herkes bu değişikliklere farklı tepkiler verebilir ve bu durumun şiddeti coğrafi konum, genetik ve kişisel sağlık durumuna göre de değişebilir.
Yale Tıp Fakültesi’nden psikiyatrist Dr. Paul Desan, mevsimsel depresyonun kadınlarda erkeklere göre çok daha yaygın olduğunu ifade ediyor. Aynı zamanda yapılan araştırmalara göre, Amerika Birleşik Devletleri’nin Alaska veya New England gibi kuzey bölgelerinde yaşayanlarda Florida gibi güney bölgelerinde yaşayanlara göre çok daha yaygındır. Bu da yaşanılan bölgenin, maruz kalınan güneş miktarının bu durumu doğrudan etkilediğini gösteriyor.