Hamileliğin 3. trimesterinde psikolojik dalgalanmalar: Annelerin ruhsal değişimleri ve başa çıkma yolları

Hamileliğin 3. Trimesterinde Psikolojik Dalgalanmalar

Hamilelik ve Anne Psikolojisi Yazı Dizisi – 4

Sona geliyoruz caanımm anneler… Sona geldikçe de bir günümüz diğeri ile aynı olamayabiliyor. Bedenimizin içinde bir insan büyütmenin kolay olabileceğini kim söyleyebilir ki zaten… Bir önceki yazımızda hamilelikte kaygı yönetiminden bahsetmiştik. Şimdi gelin birlikte son düzlükteki dalgalanmalarımızla nasıl baş edebileceğimize bakalım.

Hamilelik, sadece fiziksel değil, aynı zamanda derin psikolojik dönüşümlerin de yaşandığı çok katmanlı bir süreçtir. Özellikle 3. trimester, yani 28. haftadan doğuma kadar olan dönem, hem annenin bebeğe kavuşma heyecanının arttığı hem de birçok psikolojik zorluğun yoğunlaştığı bir evre olarak öne çıkar.

Bu dönemde hormon düzeylerindeki dalgalanmalar (özellikle östrojen ve progesteron), fiziksel rahatsızlıklar ve yaklaşan doğumun yarattığı belirsizlik, anne adayında yoğun duygusal değişimlere sebep olabilir. Kadınların büyük bir kısmı bu süreçte hem olumlu hem de olumsuz duyguları bir arada yaşar: Bebekle buluşmanın getirdiği mutlulukla birlikte endişe, kaygı, huzursuzluk, sabırsızlık ve duygusal hassasiyet sıkça görülür.

En Sık Gözlemlenen Psikolojik Dalgalanmalar

Doğum Kaygısı ve Kontrol İhtiyacı:
Anne adayları doğumun şekli, ağrı düzeyi, hastane koşulları ya da beklenmedik komplikasyonlar konusunda endişe duyabilirler. Bu, kontrolü elde tutma arzusu ile birleştiğinde yoğun stres yaratabilir.

Annelik Rolüne Geçişte Belirsizlik:
“Yeterince iyi bir anne olabilecek miyim?” sorusu, özellikle ilk gebelikte yaygındır. Annelik kimliğine geçiş süreci, kadının kendilik algısını yeniden şekillendirmesine neden olur.

Vücut İmajı ve Kendilik Değeri:
Bedenin hızla değiştiği bu evrede, bazı kadınlar beden imajıyla ilgili olumsuz düşünceler geliştirebilir. Bu durum, özgüveni etkileyebilir ve depresif belirtileri tetikleyebilir.

Sosyal Destek ve Yalnızlık Hissi:
Partnerin, aile bireylerinin ya da sosyal çevrenin tutumu, anne adayının ruh halini doğrudan etkiler. Duygusal destek azaldığında yalnızlık ve dışlanmışlık hissi artabilir.

Uyku Sorunları ve Duygusal Dengesizlik:
Geceleri rahat uyuyamama, sık sık uyanma gibi fiziksel zorluklar, ruh halinin daha kolay bozulmasına yol açar. Bu da tahammülsüzlük, ağlama nöbetleri ve öfke patlamaları gibi tepkilerle kendini gösterebilir.

Ne Yapılabilir?

Bu dönemde yaşanan psikolojik dalgalanmaların tamamen ortadan kalkması beklenmemelidir; ancak bu dalgalanmaların fark edilmesi ve sağlıklı şekilde yönetilmesi mümkündür. İlk adım, annenin kendi duygularını yargılamadan kabul edebilmesidir. Bu duyguların geçici olduğunu bilmek ve kendine karşı şefkatli yaklaşmak, sürecin yükünü hafifletebilir.

Profesyonel psikolojik destek almak, özellikle yoğun kaygı veya duygusal zorlanma yaşayan anne adayları için oldukça kıymetlidir. Duyguların ifade edilmesine olanak tanıyan terapi süreçleri, kişinin kendini daha güvende ve anlaşılmış hissetmesine yardımcı olur.

Sosyal destek, bu dönemde psikolojik sağlamlık için belirleyici bir faktördür. Eşin ve yakın çevrenin anlayışlı ve kapsayıcı tutumu, annenin duygusal yükünü hafifletir. Aynı zamanda doğuma ve anneliğe dair doğru bilgi edinmek, bilinmeyene dair kaygıyı azaltarak kişinin daha hazırlıklı hissetmesini sağlar.

Rahatlatıcı nefes egzersizleri, mindfulness (bilinçli farkındalık) çalışmaları ve gevşeme teknikleri gibi pratikler de, anın içinde kalabilmeye yardımcı olur. Bu teknikler, yoğun duygusal dalgalanmalar karşısında zihinsel sakinlik kazandırarak dengeyi korumada destekleyici olabilir.

Unutulmamalıdır ki her kadının gebelik deneyimi kendine özgüdür. Bu süreçte duygusal değişkenlik yaşamak, zayıflık değil; aksine, yeni bir yaşama alan açan doğal bir dönüşüm sürecinin parçasıdır. Anlayış, destek ve gerekli durumlarda profesyonel rehberlikle bu dönemi hem duygusal hem de zihinsel olarak daha sağlıklı geçirebilmek mümkündür. Ağlamaktan, üzülmekten, hata yapmaktan korkmayın!

 

Psikolog Esra Dağlar Bozdoğan

esradaglar@gmail.com